Ali’nin, kardeşi Zehra’nın ve bir çift ayakkabının serüvenidir “ Cennetin Çocukları”. İran’ın bir köyünde yaşayan yoksul bir ailenin çocukları olan Ali ve Zehra masum bir sırrı sessizce saklarlar. Okullar açılacaktır ve Ali, kardeşi Zehra’nın pembe ayakkabılarını tamirciye götürür. Ali, kardeşinin ayakkabılarını tamir ettirdikten sonra fırıncıdan pideleri, manavdan da patatesleri alır fakat Zehra’nın ayakkabıları ortadan kaybolmuştur. Ali her yere bakar ama Zehra’nın ayakkabılarını bulamaz. Geriye iki kardeş ve bir çift ayakkabı kalır. Zehra’nın okulu sabahtan öğlene kadar sürer. Ali’nin ise öğleden sonra okulu başlar. Zehra, ayağına büyük gelen ağabeyinin ayakkabılarıyla okuldan koşa koşa çıkar, Ali’ye ayakkabıları verir, Ali’nin ayağından aldığı terlikleri giyer ve bu kez Ali okula doğru koşmaya başlar fakat Ali okula hep geç kalacaktır.

Ali ağlamaklı : “Zehra annemlere ayakkabıyı kaybettiğimi söyleme.” der. Ali, annesinden ve babasından azar işiteceğinden mi korkuyordur? Hayır. Ali bilir ki babasının yeni bir ayakkabı alacak kadar parası yoktur. Bu yüzden, arkadaşları onu futbol oynamaya çağırdıklarında, hocası “Neden gene okula geç kaldın?” diye azarladığında, Ali hep küçük yalanlar söylemek zorunda kalır. Derslerinde başarılı olan Ali, bir gün hocasından hediye olarak kalem alır ve hemen Zehra’ya koşup, kalemi ona verir. Ali, önüne çıkan tüm fırsatları Zehra’yı mutlu etmek için değerlendirir.